Putin: Filistin ve İsrail’in bağımsız devletler olarak kurulması barışın anahtarıdır
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’da yaşayan Müslüman, Hıristiyan ve Yahudilerin dini liderleriyle yaptığı toplantıda, “Ortadoğu’da uzun vadeli, temel analiz ve barışın anahtarı, iki bağımsız ve egemen devletin kurulmasıdır. Filistin ve İsrail.”
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kremlin Sarayı’nda Rusya’da yaşayan Müslüman, Hıristiyan ve Yahudilerin dini liderleriyle bir araya geldi. Görüşmede Ortadoğu’daki duruma değinen Putin, “Ortadoğu’da ve dünyanın başka yerlerinde yaşanan olaylardan bahsetmek istedim ama öncelikle Ortadoğu’da olup bitenlerden bahsedeceğim. Çünkü Doğu bizi ilgilendiriyor. Hıristiyanlar, Müslümanlar ve Yahudiler için kutsal bir değere sahip olan kutsal topraklar. “Hepimiz bu trajik durumu endişe ve yüreğimizde acıyla takip ediyoruz. Filistin-İsrail çatışması nedeniyle zaten binlerce insan öldü” dedi.
Saldırılarda hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileklerini ileten Putin, “Başkalarının yaptığı hatalardan saf insanların sorumlu tutulmaması gerektiği bizim açımızdan açıktır. Terörle mücadele, yaşlılar, kadınlar, çocuklar ve tüm aileler ile yüzbinlerce insan barınma, yiyecek, su, elektrik ve tıbbi bakımdan mahrum kaldı.” “Bu durumun kolektif sorumluluk ilkesine göre yürütülmesi mümkün değildir. Bu tam bir insani felakettir” dedi.
“Ortadoğu’da uzun vadeli, temel çözüm ve barışın anahtarı, bağımsız ve egemen iki devletin, Filistin ve İsrail’in kurulmasıdır.”
Rusya’nın egemen bir Filistin devletinin kurulması konusunda yıllardır aynı tutumu sergilediğini vurgulayan Putin, “Rusya’nın Filistin-İsrail çatışmasına ilişkin tutumu biliniyor ve defalarca dile getirildi. Bu duruşun konjonktürel bir niteliği yok. mevcut durum Filistin ve İsrail olmak İki bağımsız ve egemen devletin kurulmasını öngören BM Güvenlik Konseyi kararlarına dayanmaktadır.Ortadoğu’da uzun vadeli, temel bir analizin ve barışın anahtarı budur.Bu klasiktir. Önce Sovyetler Birliği’nin, sonra da Rusya’nın 1948’den bu yana takındığı tavır. Bugün bizim görevimiz, asıl misyonumuz, kan dökülmesini ve şiddeti durdurmaktır. Aksi takdirde krizin daha da tırmanması, en ağır, son derece tehlikeli, yıkıcı sonuçlara yol açacaktır. Sadece Orta Doğu bölgesi için değil. Bu Ortadoğu sınırlarının çok ötesine yayılabilir. Konuşmalarımda da bunu söylüyorum, “Sayısız telefon görüşmelerimde, cumhurbaşkanlarıyla yaptığım kişisel görüşmelerde bunu defalarca vurguladım. Orta Doğu ve diğer ülkelerden” dedi.
“Böl ve yönet ilkesiyle hareket ediyorlar”
Dünyadaki gerginliklerden, özellikle Ortadoğu’daki gerginlikten Batılı ülkeleri sorumlu tutan Putin, “Şiiler Sünnilerle karşı karşıya, Ortodoks Hıristiyanlar Katoliklerle karşı karşıya. Müslümanların ibadethanelerine yönelik küfür ve vandalizm Avrupa’da görmezden geliniyor. Bana göre tüm hareketlerin amacı açık: Dünyada istikrarsızlık yaratmak.” kültürleri, halkları, dünya dinlerini bölmek, medeniyetler çatışmasını kışkırtmak. Böl-yönet ilkesiyle hareket ediyorlar. Batı, çok kutuplu bir dünya düzeninin oluşması arzusunu görüyor. Bağımsız, egemen ülkelerin gelişmesini engellemek ve dünya çoğunluğunu bölmek için İslamofobi, anti-Semitizm ve Russofobi dahil. “Aynı araçları kullanıyorlar. Şiddet ve nefret salgınının sadece Ortadoğu’ya değil diğer bölgelere de yayılması, eski sıcak noktaların alevlenmesi elbette bu takip eden veya sürdürmeye çalışan güçlerin yararınadır.” Böyle bir politika var. Avrasya gibi yeni sıcak noktalar ortaya çıkıyor” dedi. – MOSKOVA